Yol yıl-dırım, yıldız düş-tü.
Faili meçhul sislerin içinden yürüyen ağaçlar,
Ayaklarda merdiven lekesi,
Bir posta kutusunun ağzına bırakılmış kağıt iliği.
Sesinde kar yutmuşluk var 03:00 treninin.
Parmaklardaki pasın merhametinden çürüdü yüzler
ve yüzlerce tragedyanın ağzı kulaklara yapıştı.
Kulağı kesik bir operanın kucağından
Çiğ fanus içinde tek bir nota yankılandı:
Hû
Hû ey
Hû ey ay!
Ey ay zaman perdeleri!
Kapanın ve açılmayın!
Mermeray üstünde yatan ölümün cereyan operasını dinleyin!
«Ölüm 1-2-3 deneme»
Perde: “Gözlerden küflü kar yağarken Carmen fısıldadı.”
Şimdi yola uzanma vaktidir
Yıl-dırımlar gibi düşen yüzyıllık yıldıza nü bir nemdir.